Categories: Hukuk Haber

Davalar böyle uzuyor

Uzun yıllar savcılık yapan ve 2 yıl önce emekli olan Aldan “Mahkemeler savunma tanığını 3 sene arıyor. Aynı adliye içindeki dosya 6 ayda gelmiyor. 50 kişilik davada üç sanığın akıl hastası olduğu ileri sürülürse bittiniz” dedi

Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 102. maddesinin yürürlüğe girmesinin ardından gerçekleşen tahliyeler, davaların neden bu kadar uzun sürdüğü konusunda tartışma başlattı. Uzun yıllar savcılık yapan ve 2 yıl önce emekliye ayrılan eski Cumhuriyet Savcısı Ömer Süha Aldan, bir adam öldürme davasının normal olarak 2 yılda tamamlanması gerektiğini belirterek, davaların neden uzun sürdüğünün ipuçlarını anlattı.
“Sanık avukatları savunma tanığı gösteriyor. Mahkeme de ‘aman kararımız bozulmasın’ diyerek, 3 sene o tanığı aramak zorunda kalıyor” diyen Aldan, savcılık soruşturması aşamasının uzun, yargılamanın bir hafta süreceği bir sisteme geçilmesi gerektiğini söyledi.
Milliyet’e, davaların neden bu kadar uzun sürdüğünü, yargı pratiklerini anlatan Aldan, “Sadece Yargıtay yok. Yargının hızlandırılması yönünde düzenlemeler olmadıkça, yerel mahkemelerin yapısı ile ilgili reformlar yapılmadıkça bu sorunlar giderilemez” dedi. Aldan, şunları söyledi:

50 kişilik davada 3 kişi çıkıyor
“Davaların uzun sürmesinin en büyük nedenlerini toplu davalarda görülüyor. 50 kişilik davada sanıklardan 3’ü hakkında akıl hastalığı iddiası ileri sürülüyor. Mahkeme, 3 sanıkla ilgili dosyayı ayırıp ayrı görmek yerine davayı devam ettiriyor. 3 sanık adli tıpa gidip raporları gelene kadar 6 ay geçiyor. Bu arada dava da devam ediyor. Davaların zamanaşımına uğrama nedeni de çoğunlukla bu. 50 kişilik davada 3 sanık için yıllarca yargılama devam ediyor. Sanık avukatları da sudan bahanelerle o zamanı doldurmaya çabalıyor. Çoğu mahkemede savunmanın kutsallığını göstererek, o primi avukatlara veriyor.
Kurumlara yapılan yazışmaların yanı sıra Ankara Adliyesi içindeki bir mahkeme başka bir mahkemedeki dosyayı incelemek için istiyor. Dosya istenilen mahkeme belki bir alt kattaki mahkeme ama o dosya 6 ay sonunda yine gelmiyor. Yazı yazsanız da kalemde takılıyor, mahkeme iş yoğunluğundan ara kararı verip, gönderme yazısını aylar sonra yazıyor. Tüm bunlar yargılamayı geciktirici nedenler.

Tanığı 3 sene arıyor
Bir cinayet davasında sanık avukatları savunma tanığı gösteriyor. Mahkemenin ‘gereksizdir’ diyerek, talebi reddetme hakkı varken, ‘aman kararımız bozulmasın’ diyerek, o tanığı 3 sene boşu boşuna arıyor. Savunma tanıklarının somut adreslerinde bulunmadığı hallerde aranmasına devam edilmez gibi bir düzenleme yapılabilir. Bilirkişi ise ayrı sorun. Dosya, bir davada itiraz üzerine birkaç kez bilirkişiye gönderilebiliyor. Her bilirkişi raporunun mahkemeye gelmesi en az 2 ay ile 6 ayı bulabiliyor. Bu da yargılamanın uzamasına yol açıyor. Bir düzenlemeye gidilebilir.
Bir adam öldürme davasının 2 yıl sürmesi normaldir. 5 yıl sürmesi anormaldir. Savcılar özellikle örgütlü davalarda iddianameleri titiz bir araştırma sonucu çıkarmıyor. Tutuklu iş olduğu için her gün itirazlar geliyor ve savcı bunalıp, davayı açıyor. Soruşturma aşamasının çoğunlukla tutuksuz ve çok uzun sürdürülmesi, yargılama aşamasının ise bir haftada bitirilmesi gibi bir sisteme ihtiyaç var.

Karar 9 yılda verildi
Davalardaki yığılmanın asıl sebebi, 2005’te çıkan yeni TCK ve davaların hiç incelenmeksizin Yargıtay tarafından yerel mahkemelere geri gönderilmesi. Davaların Yargıtay’da tıkandığı yönündeki eleştirilerin amaçlı olduğunu düşünüyorum. Sanki Yargıtay’da 1.5 milyon dosya var gibi gösteriliyor. Hizbullah davası yerel mahkemede 9 yılda karara bağlanabilmiş.
Yargıtay’da sadece 1 yıl kalmış. Neden 9 yılda karara bağlanabildi, bunu kimse sormuyor. Oradaki yanıtlar, uzun yargılamanın şifrelerini verir.”

Kaynak:MİLLİYET

Not: Bu hukuk haberi sitemize ait olmayıp, otomatik olarak sağlanan bu içerik için herhangi bir sorumluluk kabul etmemekteyiz. Bu nedenle habere ait Kaynak bağlantı adresi için : Haber Hukuk


Yazıda katkısı bulunan avukatlar:
Av.Feyz Pazarbaşı
Av.Mehmet Sait Pazarbaşı
Av.Fatoş Berna Pazarbaşı Dilan

Davalar böyle uzuyor konusunda uzman avukat ile iletişim talebinde bulunarak hukuki danışma için Randevu - Adres - Telefonlar bağlantısını ziyaret etmenizi tavsiye ederiz.
https://www.pazarbasi.av.tr/davalar-boyle-uzuyor/
Bugün: 29-Apr-2024 05:04:41
Dünya saati: 29-04-24 02:04:41
Yazının yazıldığı tarih ve gün : 08/01/2011Cumartesi

Son arananlar:

Pazarbaşı Hukuk Bürosu

Share
Published by
Pazarbaşı Hukuk Bürosu

Recent Posts

İstanbul

İstanbul'daki avukat büroları arasında bulunan Pazarbaşı hukuk bürosu sadece Türkiye'deki yurttaşlarımız için değil yabancı ülkelerde…

07/04/2019

Pazarbaşı Hukuk Bürosu Tarihçe

Pazarbaşı Hukuk Bürosunun kurucusu olan Av.Mehmet Sait Pazarbaşı 1967 yılında İnan iş hanı, Kat.3, Daire:307…

06/04/2019

Sağ Kalan Eşin Miras ve Mal Paylaşımı hakları

Sağ Kalan Eşin Miras ve Mal Paylaşımı hakları ile Katılma alacağı hakkı: Medeni Kanun eşler…

11/01/2018

İş davalarında arabuluculuk zorunluluğu

 İŞ HUKUKU DAVALARINDA ARABULUCULUK ZORUNLULUĞU İş Mahkemelerinin kuruluş, görev, yetki ve yargılama usulünü yeniden düzenleyen…

01/01/2018

10 Yıllık Kiracının Tahliyesi

10 yıllık kiracının tahliyesi konusu 6098  sayılı Türk Borçlar Kanunu ile kira hukuku mevzuatına dahil…

18/09/2017

Anonim şirketlerde ortağın vergi borcundan sorumlu olmadığına dair emsal mahkeme kararı

Uygulamada Anonim şirket ortağına şirketin vergi borcuna dair ödeme emri gönderilmesi ve AŞ. ortağının kamu…

16/09/2017